2010 yılında İstanbul Emniyet Müdürlüğü Narkotik Şube’nin müdür, amir ve memurları tarafından sistematik olarak intihara sürüklendikten sonra 28 yaşında hayatına son veren Onur Yaser Can’ın davasında değerli bir gelişme yaşandı.
İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi 5 Haziran 2023’te sanık polis H.A., polis memurları M.O., O.Ü., ve Y.B.’nin resmi belgeyi bozma ve yok etme hatalarından cezalandırılmasına karar vermişti. Onur Yaser Can’ın avukatları ise ısrarla polis memurlarının azap, intihara sürükleme ve cinsel akın cürümlerinden yargılanmaları gerektiğini yinelemişti.
TAKİPSİZLİK KARARI KALDIRILDI
Mahkeme bu hususta bir kıymetlendirme yapmadı ve belgeyi İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdi. İstanbul 8. Sulh Ceza Hakimliği ise 22 Temmuz’daki kararıyla 2011’de sanık polislerin azaptan yargılanmasına mahzur oluşturan takipsizlik kararını kaldırdı.
Ailesi ve arkadaşları ismine yapılan açıklamada, 14 yıllık soruşturma sürecinde tüm kanıtların sabit olduğu lakin 14 yıl boyunca tekraren mahkemeye sunulmasına karşın bu mevzuda adım atılmadığı hatırlatıldı.
Yapılan açıklamada şu sözler kullanıldı:
-Bu kararla, Onur Yaser Can’ın azap, makus muamele ve cinsel akın altında sorgulanması, tabir tutanaklarının tehditle, zorla, birden fazla kere değiştirilmesi ve sonrasındaki 21 günlük süreçte daima takip, taciz ve tehdit edilerek intihara sürüklenmesi fiillerini işleyen emniyet vazifelilerinin azap, cinsel akın ve intihara sürükleme hatalarından yargılanmalarının yolu, bu fiillerin işlendiği 2010 yılından 14 yıl sonra nihayet açılmıştır”
Takipsizlik kararının kaldırılmasıyla birlikte sanık polislerin, azap hatasından yargılanmasının önü açılmış oldu. Bundan sonraki süreçte yeni yargılamada ek cezalar da gündeme gelebilir.